arasına koymak - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

arasına koymak



"arasına koymak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 6 sonuç

Türkçe İngilizce
General
arasına koymak insert f.
arasına koymak inset f.
arasına koymak interpose f.
arasına koymak interlay f.
Phrasals
arasına koymak interpose with f.
arasına koymak intersperse between f.

"arasına koymak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 56 sonuç

Türkçe İngilizce
General
ile arasına mesafe koymak keep one's distance from f.
iki şeyin arasına koymak interpose f.
ellerinin arasına yüzünü/başını koymak/gömmek cup one's face in his/her hands f.
arasına yerleştirmek/koymak interset f.
ilgisiz bir şeyi birbiriyle uyumlu iki şeyin arasına koymak shoehorn f.
(iki şey arasına) tampon koymak buffer f.
tavan arasına koymak loft f.
(bir şeyin) yüzeyleri arasına dolgu koymak shimmer f.
Phrasals
(bir şeyle/biriyle) arasına mesafe koymak distance (oneself) from (someone or something) f.
birinin eşyalarının arasına, cebine haberi olmadan/gizlice (bir şey) koymak plant (something) on f.
birini/bir şeyi birilerinin/bir şeylerin arasına koymak put someone or something among someone or something f.
(bir şeyi başka bir şeyin) arasına koymak intersperse (something) between (something) f.
(bir şeyin) içine/arasına koymak/sokmak insert in (something) f.
(bir şeyin) içine/arasına koymak/sokmak insert into (something) f.
(birini/kendini/bir şeyi birilerinin/bir şeylerin) arasına koymak interpose (one, oneself, or something) between (someone or something) f.
birilerinin/bir şeylerin arasına koymak interpose between people or things f.
(bir şeyi bir şeyin) arasına koymak/yerleştirmek intersperse (something) among (something) f.
-in arasına koymak put among f.
Colloquial
arasına yerleştirmek/koymak insert (something) between (something and something else) f.
Idioms
arasına bariyer koymak drive a wedge between f.
arasına mesafe koymak keep someone at arm's length f.
arasına set koymak/çekmek drive a wedge between f.
birisiyle arasına mesafe koymak hold somebody at arm's length f.
biriyle arasına mesafe koymak keep somebody at arm’s length f.
birisiyle arasına mesafe koymak keep somebody at arm's length f.
birisiyle arasına mesafe koymak put some distance between someone and oneself f.
(biriyle) arasına güvenli bir mesafe koymak hold (one) at a comfortable distance f.
(biriyle) arasına belli bir mesafe koymak hold (one) at a comfortable distance f.
(iki şey) arasına sınır koymak/çizmek draw a line between (two things) f.
bir şeyle bir şey arasına sınır koymak/çizmek draw the line between something and something else f.
bir şeyle bir şey arasına sınır koymak/çizmek draw a line between something f.
(birilerinin/bir şeylerin) arasına bariyer koymak drive a wedge between (someone or something) f.
(birilerinin/bir şeylerin) arasına set koymak/çekmek drive a wedge between (someone or something) f.
(iki kişinin) arasına bariyer koymak drive a wedge between a and b f.
(iki kişinin) arasına set koymak/çekmek drive a wedge between a and b f.
(iki kişinin) arasına bariyer koymak drive a wedge between someone and someone f.
(iki kişinin) arasına set koymak/çekmek drive a wedge between someone and someone f.
(biriyle birinin) arasına bariyer koymak drive a wedge between someone and someone f.
(biriyle birinin) arasına set koymak/çekmek drive a wedge between someone and someone f.
(biriyle) arasına belli bir mesafe koymak hold (one) at a distance f.
(biriyle) arasına belli bir mesafe koymak hold (one) at arm's length f.
(biriyle/bir şeyle) arasına belli bir mesafe koymak hold (someone or something) at bay f.
biriyle/bir şeyle arasına belli bir mesafe koymak hold someone or something at bay f.
biriyle/bir şeyle arasına belli bir mesafe koymak keep someone or something at bay f.
(biriyle) arasına mesafe koymak keep (one) at arm's length f.
(biriyle/bir şeyle) arasına mesafe koymak keep (one's) distance from (someone or something) f.
(biriyle/bir şeyle) arasına mesafe koymak put some distance between (someone or something) f.
biriyle biri/bir şey arasına mesafe koymak put some distance between someone and someone/something f.
(biriyle/bir şeyle) arasına mesafe koymak wash (one's) hands of (someone or something) f.
Technical
(boş kağıtları) kaymamaları için baskıdan çıkma sıralarıyla basılı kağıtlar arasına koymak sheet f.
Architecture
tavan arasına koymak sollar f.
Printing
(baskı plakasının) arasına ek plaka koymak interlay f.
Linguistics
parantez arasına alarak koymak parenthesize f.
parantez arasına alarak koymak parenthesise f.
Printery
parantez arasına alarak koymak parenthesize f.
parantez arasına alarak koymak parenthesise f.